
Bir Ankara Gecesi ve Can Bonomo’yu Sevmek Üzerine
“Pamuk, sen öyle üşürsün, atkını sar göğsüne.” diyorum. Hak veriyor ki kıvırlarını da alıp bazaya koşuyor sevdiğim ve sonra atkısı boynunda dönüyor. Yabancı hareketlerle çıkıyoruz, eh, nicedir geceleyin dışarı çıkmamışız. Ankara’nın ekim sonu geceleri biraz gavurdur, sabah hırkanı zor bela üstünden söken güneş çekilmiştir. Bu gece de Ankara’nın şanına yaraşır, tastamam. Soğuğun içinde hoplaya hoplaya merdivenleri iniyoruz, keyifliyiz, laflıyoruz, bakıyorum biz de tastamamız. Ancak buraya … Okumaya devam et Bir Ankara Gecesi ve Can Bonomo’yu Sevmek Üzerine