Aslında yine kitaplı ama başka türlü bir yazıya niyetliydim. Kitaplarımı neye göre seçtiğimden bahsedecek ve hatta size de aynı soruyu yöneltecektim – ki hâlâ yapmayı düşünüyorum. Bunun üzerinde düşünürken, aklıma farklı bir yöntem geldi. Beni mutlaka başka bir kitaba götüren kitaplar var ve bu hiç de azımsanmayacak bir sıklıkta oluyor. Bugün bunun bir örneğini konuşacak; bir kitap zincirinden bahsedecek, o arada da zincirdeki her kitabı ufak ufak anlatacağım.
Elimdeki kitaplar bittiyse (ki bu çok nadirdir) ve aklımda o ara merak ettiğim bir şeyler yoksa, bazı listelere başvuruyorum. Bunlardan biri Yüz Temel Eser. Çünkü büyük kısmını lise zamanında okumuş olsak da, bu genellikle mecburiyetle yapılmış okumalardan pek verim almadığımı düşünüyorum. Yine bir gün listeye bakarken Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın Kuyruklu Yıldız Altında Bir İzdivaç’ını gördüm. Sepetime ekledim. Okurken yaşadığım sürprizi anlatamam. O dönemin henüz kırpılmamış, sadeleştirilmemiş ama batı öykünmeciliğiyle aralara Fransızcalar sıkıştırılmış halini, o sentezi pek seviyorum. Bir de bu dil muziplikle kullanılmışsa daha çok! En kısa haliyle kitabı özetlemem gerekirse; Halley kuyruklu yıldızının dünyaya çarpacağı haberinin yayılması, bundan türetilen hurafeler ve tabii ki kendini bu hurafelerle mücadeleye adamış bir aydın.
Kitabı ve Hüseyin Rahmi’nin üslubunu çok beğenince, birkaç kitabını daha okumaya karar verdim. Adını nedense ilk kez duyduğum Gönül Bir Yel Değirmenidir Sevda Öğütür (GBYDSÖ) ile Gulyabani’yi sipariş ettim. GBYDSÖ iflah olmaz bir zamparanın maceralarını olabildiğince didaktik bir üslupla anlatıyor ama mizah yine kitaptaki en önemli enstrümanlardan. Bu kitap bana bir de şunu hatırlatıyor. Pandemi başında Barış İnce’nin Instagram’da canlı yayın olarak yaptığı edebiyat/yazarlık atölyelerini dinlemiştim dokuz hafta kadar. Bu derslerden birinde, metnin sonunda kahramanın değişmiş/dönüşmüş olmasından bahsediyordu. GBYDSÖ’de bu çok belirgin.
Gulyabani ise özellikle bizim neslin illa ki bildiği bir isim. Meşhur film, bu kitaptan esinlenen bir kahramandan bahsediyor olsa da, kitap ve filmde olay örgüleri birbiriyle alakasız. Ve kitabın sonuna kadar sorgulamaların devam edişi, Hüseyin Rahmi’nin ustalığını bir kez daha gözler önüne seriyor.
https://www.instagram.com/p/CB0524TAhdV/
Gulyabani’de bir şey dikkatimi çekiyor: Kitap Can Yayınları’nın Miras serisinden çıkmış. Zaten Can Yayınları’nın serilerine bayılırım. Miras serisinde başka hangi kitapların olduğuna bakarken Mahmut Yesari’nin İstanbul’un Antika Tipleri kitabına rastlıyorum ve onu da sipariş ediyorum. Halihazırda okuduğum kitaplardan biri o ve bittiğinde hakkında konuşabiliriz. Ama beni yine eğlenceli bir şeylerin beklediğinden eminim.
Siz şu an ne okuyorsunuz? Sizin de böyle kitap zincirleriniz var mı?
Yorumlarınızı bekliyorum.
Görüşmek üzere,
B.
*
Görseller:
Kuyruklu Yıldız Altında Bir İzdivaç – canyayinlari.com
GBYDSÖ – iskultur.com.tr
DİLEMMA 